Bugün, hatta daha 5 dakika önce başımdan geçen çok ilginç bir olayı taze taze sizlere yazmak istedim. Hiç beklemediğim bir olaydı benim için. Belki okuyan okuyucularım; ne var bunda canım? Bence çok normal bir şey. Hatta olması gereken bir şey diye yorum yapabilir. Ama inanın hayatımda ne Türkiye'de ne de şu an'a kadar Japonya'da bile başıma gelmemiş bir olaydı:)
Dün akşam bizim Sıla bana 5040 yen ve havale etmem gereken bir hesap bilgileri vererek şuraya para gönderebilir misin? diye rica etti. Hafta içi olduğu için kendisi okuldan erken çıkıp ödeyemez. Japonya'da bankalar 15:00 de kapanıyor. Kızın okulu da 16:00 da bitiyor. Eğer okuldan erken çıkıp gitmesi gereken önemli bir yer olursa velisinin direk okulu arayıp, okuldan izin alması zorunluğu vardır. Velisi aramadığı sürece Japonya'da hiçbir okul, hiçbir öğrenci okul ders saati bitmeden bahçeden bir adım bile atamaz. Direk disipline düşer.
Eğer işin varsa ve gidemeyeceksen okulu ara benim için izin al ben gidip ödeyeyim dedi. Benim için bankaya gitmek, okulu aramaktan daha kolay:)
Sevmiyorum zırt pırt okulu aramayı. Hele de izin almayı hiç sevmiyorum. Çünkü geçerli bir sebebiniz olmalı. Neden diye soruyor çünkü müdür veya sınıf öğretmeni. Ya çocuk bankaya gitmesi lazım diye sebep belirtirseniz öğretmen tepki gösterir. Siz neden gitmiyorsunuzda 16 yaşındaki bir çocuğu gönderiyorsunuz! Yada bir yalan uydurmanız gerek ki bende bundan nefret ederim! Farkındayım konuyu daldan dala geçirdim tamam:)
Neysem bugün bende aldım parayı geldim bankaya. ATM'den ödemem gerekiyor. Japonlar havale işlemlerini sadece ATM ile yapıyorlar. Gittiğim şubenin içinde ATM yoktu. Oradaki bir görevli yan binada ATM olduğunu söyledi ve oraya gitmemi istedi. Ben ve benim gibi bir yabancı için ATM ile havale yapmak bildiğiniz işkence. Tamam Türkiye'de ki gibi işlemler ama Japonca'da bu havale işlemlerinde çok bocalıyorum. Dedim ben tek başıma anlamıyorum, orada bana yardım edebilecek bir çalışan var mı? Yok dedi. Bende anlamıyorum falan diye kem küm yapınca sağolsun tamam gel ben yardımcı olayım size diye erinmeden benimle birlikte yan binaya kadar geldi:()
Bodrum kattan giriş kat'a geçtik. Giriş kattayken tam çıkacakken kadın bir işaret çekti. Önce anlamadım ne yaptı bu diye düşünürken acaba birine mi işaret yaptı falan diye düşündüm. Sağolsun geldi, paramı havale ettik, teşekkürümü bir borç bilerek ve saygıdan eğilerek teşekkürümü edip çıktım dışarı. Çıkar çıkmaz bir anda birisiyle göz göze geldik:)
Bina'nın karşı tarafinda gizlenmiş, o kadar da çok gizli değil ama uzaktan gözetleyen güvenlik görevlisini farkettim. Şaşkınlıktan iki kere bakmışım adama:)
O zaman anladım kadın kime ne işareti çektiğini. Demekki bak ben şimdi bankadan dışarı çıkıyorum, yan binaya geçicem, gel arkamdan beni koru demiş.
Hani dümdüz hiçbir önemli şey taşımıyor, para pul yok banka görevlisinde, bende bir kadınım ne yapabilirim acaba bu görevliye? Hani onu binbir yalanla kandırıp sokağa çıkartıp arkadan başka birileriyle kaçıracağımızı mı düşündüler? Acaba böyle olaylar mı gelişti bu ülke'de de böyle tedbirler almak zorunda kaldılar? Yan bina dedigim iki binanin arasında 1 metre ya var ya yok ve orası da güvenlik kameralarıyla kuşatılmış.
O görevli yerine geçene kadar da o dışarda dikilen güvenlik görevlisi de yerinden ve gözünden bir saniye bile ayırmadı. Benden sonra bir çinli müşteri durdurdu banka görevlisini:) o da benim gibi havale işlemlerini becerememiş hemen "Sumimasen tasukete kudasai" diye durdurdu kadını ama ben çıktım ATM'den. Sonrası ne oldu, güvenlik ne kadar süre daha bekledi bilemiyorum:)
Demekki Japonya'da banka çalışanları kapı dışına çıkmak zorunda kaldığında bir güvenlik görevlisi ile çıkıyormuş. Bunu da gördük ve öğrenmiş olduk:) bizim banka görevlileri de zırt pırt kapıya sigara içmeye çıkıyor:) yetmiyor abi naber ya diye millete el sallıyor:)